Bir sonraki etkinlinliğe kalan süre
25 Nisan 23:59 kadar geçerli…
Gün
Saat
Dakika
Saniye
25 Nisan 23:59 kadar geçerli…
Birlikte Ayvacık Macerasına
Merhaba, ben Barış. İki dünya tatlısı kızım var: Hayata karşı merakı hiç bitmeyen 13 yaşındaki
Nazlı ve enerjisiyle hepimizi şaşırtan 9 yaşındaki Asya. Yoğun iş temposu, okul koşturmacası
derken, ailece gerçekten “birlikte” olduğumuz anların azaldığını fark etmiştim. Onlara hem doğayı
sevdirecek hem de hep birlikte unutulmaz anılar biriktireceğimiz bir deneyim arayışındaydım. İşte
bu noktada, Samsun’umuzun incisi Ayvacık Gölü’nün o eşsiz büyüsü eşliğinde bir aile kampı
düzenleyen Gokkamp programı dikkatimi çekti. Kızlarımın göl kenarında koşup oynayacağı, doğayı
keşfedeceği düşüncesi bile beni heyecanlandırmıştı. Ufak tefek endişelerim olsa da, kızlarımın “Göl
kenarında kamp mı? Süper!” nidalarıyla kendimizi Gokkamp’ın profesyonel ama bir o kadar da
samimi ekibine emanet ettik.
İlk Gün: Göl Kenarında Keşif, Öğrenme ve Çocuk Kahkahaları
Kamp alanına vardığımızda Ayvacık Gölü’nün sakinleştirici manzarası bizi karşıladı. Çadırımızı
göle nazır kurarken kızların heyecanı gözlerinden okunuyordu. Gün boyu süren etkinlikler, gölün
çevresindeki doğal güzelliklerle iç içeydi. Nazlı, pusula kullanımıyla ilgili eğitimde öğrendikleriyle
küçük bir hazine avında bize liderlik ederkenki memnuniyeti görülmeye değerdi; bu onun için
büyük bir kazanımdı. Asya ise göl kenarındaki farklı kuş türlerini tanımak için eğitmenimizin
peşinden ayrılmadı, akşam bize öğrendiklerini anlatırkenki sevinci paha biçilmezdi. Eğitmenlerin
her iki kızımın da ilgisini çekecek, onlara yeni kazanımlar sağlayacak aktiviteler bulması
harikaydı. Birlikte katıldığımız oyunlarda yankılanan çocuk kahkahaları, Ayvacık Gölü’nün
dinginliğine karışıyordu.
Akşam çöktüğünde ise kampın kalbi kamp ateşinin etrafında atmaya başladı. Ateşin çıtırtısı, gölün
üzerindeki hafif sis ve yıldızların altında anlatılan hikayeler… O an, hep birlikte şarkılar söylerken
hissettiğimiz sıcaklık, bizi gerçekten bir aile gibi hissettirdi; Gokkamp ailesinin bir parçası gibi.
İkinci Gün: Ayvacık Kıyısında Yürüyüş ve Yeni Tutkular
Gece çadırımızda, gölün ve ormanın sesleriyle uyumak tarifi zor bir huzurdu. Sabah Ayvacık
Gölü’nün taze havasıyla uyanıp kahvaltımızı ettikten sonra, göl kenarında keyifli bir doğa
yürüyüşüne çıktık. Eğitmenimiz bize yöreye özgü bitkileri, ağaçları tanıttı; göl ekosisteminin
önemini anlattı. Kızlarımın merakla sorular sorması, öğrendiklerini birbirlerine anlatmaları, doğaya
karşı farkındalıklarının ne kadar arttığını gösteriyordu. Bu sadece bir yürüyüş değil, adeta yaşayan
bir dershane gibiydi ve en önemlisi çok keyifliydi!
Kampın sonuna geldiğimizde, eşyalarımızı toplarken kızlarımın yüzündeki ifade her şeyi
anlatıyordu: Tatlı bir yorgunluk ama daha çok büyük bir memnuniyet ve “Ne zaman tekrar
geleceğiz?” sorusu. O iki günün sonunda, kızlarım artık birer kamp tutkunuydu! Ayvacık
Gölü’nün büyüsü ve Gokkamp’ın sıcak atmosferi, onlarda yeni bir kapı aralamıştı.
Son Söz: Gokkamp Ailesine Katılmak
Gokkamp’ın Ayvacık Gölü kenarındaki bu 2 günlük kaçamağı, bize sadece bir tatil değil, paha
biçilmez kazanımlar ve ortak anılar hediye etti. Kızlarımın doğayla kurduğu bağ, öğrendikleri yeni
bilgiler ve yüzlerindeki o saf heyecan ve memnuniyet, bir baba olarak benim için en büyük
mutluluktu. Artık Nazlı ve Asya, kendilerini Gokkamp ailesinin en tatlı yeni fertleri olarak
görüyorlar ve bir sonraki macerayı iple çekiyorlar.
Eğer siz de ailenizle şehrin karmaşasından uzaklaşmak, çocuklarınızın doğa tutkusunu ateşlemek ve
hep birlikte unutulmaz bir deneyim yaşamak istiyorsanız, Ayvacık Gölü’nün o büyülü atmosferinde
Gokkamp ile tanışmanızı gönülden tavsiye ederim. Profesyonel yaklaşımları ve samimiyetleriyle bu
deneyimi bizim için kusursuz hale getiren tüm Gokkamp ekibine teşekkürlerimizle…